Siber saldırıların 2024 ve sonrasındaki gerçek maliyeti

İpuçları & Püf Noktaları
21 mins
kosten cyberaanval
  • Siber saldırıların dünyaya 2023 yılında 8 trilyon dolara mâl olması bekleniyordu ve bu rakamın 2024 için 9,5 trilyona, 2025 içinse 10,5 trilyona yükselmesi bekleniyor.
  • IBM’in son Veri İhlallerinin Maliyeti raporu, veri ihlallerinde en yüksek seviyeye ulaşıldığını ve ortalama bir siber saldırının 4,46 milyon dolar kayba neden olduğunu ortaya koyuyor. Sağlık hizmetleri endüstrisi, yıllık 10,93 milyon dolar ile veri ihlallerinde en yüksek ortalama kaybı bildiriyor.
  • ABD, veri ihlallerinde yılda ortalama 9,488 milyon dolar kaybederken, onu yılda 8,07 milyon dolar kaybeden Orta Doğu takip ediyor.
  • Bireyler de siber saldırılardan kurtulamıyor ve özellikle oltalama ve sosyal mühendislik saldırıları ile karşı karşıya kalıyor.
  • Siber suçlarla savaşmak için alınan dijital önlemler arasında güçlü kimlik doğrulama protokolleri, verilerinizi bir VPN indirerek şifrelemek, düzenli yazılım güncellemeleri ve genel siber saldırılara karşı tedbirli olmak yer alıyor.

Siber saldırılar giderek daha yaygın ve karmaşık bir hâle geliyor ve işletmelere, devletlere ve bireylere ciddi tehditler oluşturuyor. 2023 yılında, veri ihlallerinden hesap ele geçirmeye kadar değişen siber saldırılar, tüm dünyaya 8 trilyon dolara mâl oldu. Araştırma şirketi Cybersecurity Ventures’ın raporuna göre, bu rakamın bu yıl içinde 9,5 trilyona yükselmesi bekleniyor. Yapay Zeka teknolojisinin yükselişi bu maliyeti daha da yükseltmesi ve tahminlere göre 2025’te bu rakamın %11 yükselerek 10,5 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. 

Statista tarafından endüstri liderleriyle gerçekleştirilen bir anket, siber saldırıların bir işletme için en büyük tehditlerden birini oluşturduğunu ortaya koydu. Bunu iş kesintileri ve makroekonomik gelişmeler takip ediyor. 2018 – 2023 yılları arasında gerçekleştirilen ankete göre, katılımcıların %34’ü siber olayları en büyük sorun olarak sıraladı.

Ve işletmeler bu baskıyı muhakkak hissetse de, tüketiciler üzerindeki etkisi aynı derecede endişe verici. Veri ihlalleri, kimlik hırsızlığı ve sahte para transferleri gibi siber tehlikeler bireyleri doğrudan etkiliyor ve finansal kayıplara, gizlilik ihlallerine ve kalıcı sonuçlara neden oluyor. 

Gelecekte siber saldırıların bize maliyeti ne olabilir?

Siber saldırıların önümüzdeki yıllar için finansal maliyetini tam olarak tahmin etmek, dijital tehditlerin dinamik ve karmaşık doğası gereği zordur. Buna karşın, Cybersecurity Ventures’ın son beş yıl için içgörüleri, gelecek tahminleri için bir çerçeve oluşturuyor.

YılSiber saldırıların dünya çapında tahmini yıllık maliyeti (USD)Bir önceki yıla göre artış
20249,5 trilyon ABD doları* %19
202510,5 trilyon ABD doları*%10,5
202611,3 trilyon ABD doları**%7,6
202712,4 trilyon ABD doları**%9,7
202813,8 trilyon ABD doları**%11
202915,6 trilyon ABD doları^%13
203017,9 trilyon ABD doları^%15

Kaynaklar: *Cybersecurity Ventures **Statista ^Kendi tahminlerimiz

Bu rakamlar, siber suç saldırılarının maliyetini etkileyebilecek teknolojik gelişmeler, endüstri trendleri ve olası global olayları hesaba katmaktadır. Hem saldırganlar hem savunmacılar, sürekli olarak yeni araçlar ve teknikler geliştiriyor ve bu da hem saldırıların hem de önleme çabalarının maliyetini ve tesirini etkiliyor. Bununla birlikte, jeopolitik durumlar ve ekonomik koşullar, siber saldırıların sıklığını ve doğasını etkileyebiliyor ve maliyet tahminlerini daha da karmaşık bir hâle getiriyor.

Peki bu zararı kim ödüyor? 

IBM’in 2023 Veri İhlallerinin Maliyeti raporuna göre, müşteriler ödüyor. Siber saldırılara maruz kalan şirketler genellikle bu maliyeti tüketicilere artan hizmet ve abonelik ücretleri şeklinde yansıtıyor.

Siber saldırıların bizim üzerimizdeki maliyetini ve etkilerini nasıl azaltabileceğimizi anlamak için, saldırıların çeşitli türlerini, nasıl çalıştıklarını ve en büyük kurbanların kim olduğunu anlamak gereklidir. 

Siber saldırıların gelişen ortamı

Veri ihlallerindeki artış

Veri ihlalleri, şirketleri ve bireyleri etkileyen en yaygın siber saldırılar arasında yer alıyor. Aynı IBM raporunda, bu olaylar geçtiğimiz yılda yeni bir zirveye ulaştı. Global veri ihlali maliyetinin ortalaması, 2020’den beri %15,3 artarak 4,45 milyon dolara ulaştı.

Bu durumun Amerika’da daha da vahim olduğu görülüyor. ABD, 2023 yılında 9,5 milyon dolar ile, en yüksek ortalama veri ihlali maliyetine ulaştı.

Aralık 2023, 443 açıklanan güvenlik olayı ile, ABD’li tüketiciler için oldukça kötü geçti. Müşterilerin kişisel bilgilerini içeren 1,6 trilyondan fazla şirket kaydı ele geçirildi. En büyük veri ihlalleri arasında 1,5 trilyondan fazla kaydın etkilendiği Real Estate Wealth Network, yaklaşık 36 milyon insanı etkileyen Comcast Cable Communications (Xfinity), 7 milyon müşterinin etkilendiği Delta Dental of California ve 4,7 milyon insanın kişisel bilgilerinin sızdığı Integris Health yer alıyor.

Global olarak, Orta Doğu, en çok etkilenen ikinci bölge pozisyonunu korudu ve 2022’den sonra %8,2 artış ile, 8,07 milyon dolar ortalama veri ihlali maliyetine sahip. Bunun aksine, Kanada ve Almanya ortalama maliyetlerde azalma yaşadı ve ortalama maliyetler Kanada’da %9 düşüş ile 5,13 milyon dolara ve Almanya’da %3,7 düşüş ile 4,67 milyon dolara geriledi. Japonya da az bir düşüş yaşadı. Bu düşüşün sebebi, hükümetlerin siber saldırıları daha etkili bir şekilde durdurmak amacıyla uyguladıkları yeni kanunlar ve düzenlemeler olabilir. 

Her ne kadar veri ihlalleri, siber tehdit ortamının önemli bir yönünü temsil etse de, siber saldırıların kapsamı çok daha geniş. Günümüzün siber suçluları ve bilgisayar korsanları, daha karmaşık ve bulunması zor saldırılar gerçekleştirmek için Yapay Zeka ve makine öğrenimi gibi gelişmiş teknolojilerin gücünden faydalanıyor. 

Fidye yazılımlarının yükselişi

Bir bilgisayar sistemini belirli bir para ödenene kadar engellemek için tasarlanan bir kötü amaçlı yazılım türü olan fidye yazılımları, 30 yıllık geçmişinde büyük ölçüde evrimleşti ve giderek büyüyor. 2023 yılında, fidye yazılımı olaylarında bir önceki yıla göre %55 artış ile 4.3688 vaka bildirildi. 

Peki fidye yazılımı saldırılarındaki bu endişe verici artışın nedeni nedir? Bunun birçok etkeni bulunuyor. Daha fazlası aşağıda.

Akıllara hakim olma: Sosyal mühendislik sanatı

Oltalama gibi sosyal mühendislik saldırıları, yaygınlığını korumaya devam ediyor ve sistem açıkları yerine insan psikolojisinden faydalanıyor. Bu saldırılar genellikle bireylerin hassas bilgileri ele vermelerini veya sınırlanmış sistemlere erişim sunmalarını sağlamak için aldatmayı içeriyor. İnsan faktörü, siber güvenlik alanında genellikle en zayıf halkayı temsil ediyor. 

Uzaktan ve esnek çalışmaya geçiş, bu riskleri daha da şiddetlendirdi. Siber suçlular, ev ağlarındaki ve şirketlerin uygun bir şekilde korunmamış uzaktan erişim sistemlerindeki açıklardan faydalanıyor. Çalışma hayatında kullanılan kişisel cihazlar da güvenlik ihlali riskini artırıyor. Örneğin, bir kişisel cihaza gönderilen basit bir oltalama e-postası, bir şirketin ağının tamamına yetkisiz erişime neden olabilir.

Akıllı cihazlar ve Nesnelerin İnterneti (IoT), bu savaş alanını daha da genişletiyor. Bu cihazlar, her ne kadar kullanışlı olsa da genellikle güçlü güvenlikten yoksun. Bu da onları hem kişisel gizliliği hem de kurumsal güvenliği tehdit eden saldırılara karşı koruması bırakıyor. Örneğin, ele geçirilen bir akıllı ev cihazı, saldırganların hassas kişisel ve iş bilgilerine erişmesi için bir geçit hâline gelebilir.

Zayıf halkalar: Tedarik zinciri saldırıları, işletme güvenliğini nasıl mağlup edebilir

2024 yılında, siber güvenlik ortamı, karmaşıklık ve boyut açısından evrimleşen tedarik zinciri saldırılarının tehdidiyle şekilleniyor. Tedarik zinciri saldırganları genellikle bir tedarik zincirindeki en savunmasız noktaları hedef alıyor.

Bunlar genellikle daha zayıf güvenlik önlemlerine sahip olan üçüncü taraf bayiler veya tedarikçilerdir. Bir zayıf nokta ele geçirildikten sonra, saldırganlar onu daha geniş ve daha güvenli sistemlere erişim için köprübaşı olarak kullanıyor. Bu, yazılım güncellemelerine kötü amaçlı kod eklemeyi veya güvenli ağlara erişmek için çalınan kimlik bilgilerini içerebilir. Güvenli veri transferi için kullanılan bir dosya transfer yazılımı olan MOVEit, 2023’te bir tedarik zinciri saldırısının kurbanı oldu. Bu yazılım; sağlık, finans, teknoloji gibi endüstrilerde ve hükümetlerde 1.700 yazılım şirketi ve 3,5 milyon yazılım geliştirici tarafından kullanılıyor.

Deepfake’ler ve Yapay Zeka siber güvenlik tehditlerinin doğuşu

2024 yılı ABD’de önemli bir seçim yılını işaret ederken, deepfake’ler başta olmak üzere, Yapay Zeka tehditlerinin yükselişi büyük bir güvenlik endişesi yaratıyor. Slovakya’daki Eylül 2023 genel seçimleri, deepfake teknolojisinin seçimlere ne kadar zarar verebileceğinin önemli bir örneğini teşkil ediyor.

Bu yüksek derecede çekişmeli giden parlamento seçimlerinin öncesinde, aşırı sağcı Republika partisi, Yenilikçi Slovakya lideri Michal Šimečka hakkında sahte bilgiler yaymak için deepfake ses notları ve videolar kullandı. Bu deepfake’ler, Šimečka’nın sesini değiştirerek seçimlere hile karıştırma ve hatta bira fiyatlarını arttırma planlarını anlatıyormuş gibi gösterdi. Her ne kadar bu deepfake’lerin seçimin sonucunu ne derece etkilediği bilinmese de bu olay, bu teknolojinin etkili yıkıcı kabiliyetlerinin altını çizdi.

Bu tehdidi teyit eden Google Cloud’ın 2024 için Siber Güvenlik Tahmini, üretken Yapay Zeka’nın oltalama e-postalarını algılamayı zorlaştıracağını ve potansiyel olarak suç aktivitelerinin ölçüsünü ve etkisini artıracağını belirtiyor. Yapay Zeka teknolojisindeki bu erişilebilirlik ve devam eden gelişmeler, onu saldırganlar için güçlü bir araca dönüştürüyor.

6 yaygın siber saldırı türü

Siber saldırıların çeşitli endüstriler ve bireyler üzerindeki etkisini anlamak, onlarla savaşmayı hedefliyorsak çok önemlidir. Burada, en yaygın siber saldırı taktiklerini, nasıl gerçekleştirildiklerini ve işletmelere ve kişilere etkisini inceliyoruz.

Saldırı türüİşletmelere etkisiKişilere etkisi
Sosyal mühendislik saldırıları (oltalama dâhil)Veri ihlalleri, finansal kayıp ve itibar kaybı. Kimlik hırsızlığı, çalınan kimlik bilgileri ve finansal dolandırıcılık.
Fidye yazılımıOperasyonel karmaşa, finansal gasp, veri kaybıKişisel veri hırsızlığı ve finansal gasp
DDoS saldırılarıHizmet aksaklığı, gelir kaybı, müşteri memnuniyetsizliğiİnternet hizmeti aksaklığı, çevrimiçi hizmetlerden faydalanamama
MalwareSistem hasarı, yetkisiz veri erişimi, casuslukKişisel veri hırsızlığı, cihazların bozulması, gizlilik ihlali
Veri gaspıHassas verilerin çalınması veya ortaya çıkarma tehditleriKişisel bilgileri kullanarak şantaj, gizli verileri ortaya çıkarma tehditleri
Ortadaki adam saldırıları (MitM)Gizli verilerin çalınması ve yetkisiz erişim, finansal kayıp ve itibar kaybıKimlik hırsızlığı, finansal kayıp, gizlilik ihlali ve stres ve endişe gibi psikolojik etkiler

Bu saldırıların her biri, özgün bir uygulama yöntemine sahip ve bu da onları amaçlanan hedeflerine karşı çok etkili kılıyor.

Oltalama

Oltalama yöntemi, siber suçluların hassas bilgileri çalmak amacıyla e-posta, metin mesajı veya diğer iletişim kanalları üzerinden gerçek organizasyonları taklit etmesidir. Bu saldırılar genellikle kullanıcıları kötü amaçlı bağlantılara tıklamaları veya tehlikeli eklentileri indirmeleri için tuzağa düşürür ve kimlik hırsızlığı, finansal dolandırıcılığı veya korunan sistemlere erişim ile sonuçlanır. Oltalama yöntemi, en yaygın e-posta tehdidi konumundadır ve tüm e-posta saldırılarının %39,6’sını oluşturmaktadır. Sistem açıkları yerine insan hatasını hedef almasından dolayı çok tehlikelidir.

Fidye yazılımı

Fidye yazılımı, kurbanların dosyalarını şifreleyerek fidye ödenene kadar erişilemez yapan bir kötü amaçlı yazılımdır. Bu türdeki kötü amaçlı yazılımlar dünya genelinde artış gösterdi ve 2023 yılında organizasyonların %72,7’sini etkiledi. Fidye yazılımı saldırısının ortalama maliyeti yaklaşık 4,54 milyon dolar iken, toparlanma maliyeti ortalama 1,85 milyon dolar.

Siber suçlular, yöntemlerini devamlı geliştiriyor ve mağdurların fidye ödemeden verilerini kurtarmalarını giderek zorlaştıran şifreleme teknikleri kullanıyor. Dahası, kripto paraların yükselişi, anonim para transferlerine olanak tanıdı ve saldırganların takip edilmeden ödeme almalarını kolaylaştırdı.

Fidye yazılımı saldırıları, yönünü bireysel sistemleri hedef almaktan, kritik altyapı ve büyük şirketler dahil olmak üzere, ağların tamamının belini bükmeye doğru çevirdi. Bu durum da önemli finansal ve operasyonel kargaşalara yol açtı. Bu saldırıların etkisi, finansal kaybın ötesine ulaşıyor; etkilenen organizasyonlarda genellikle uzun süreli itibar kaybı ve müşterilerin güvenini kaybetme ile sonuçlanıyor.

DDoS saldırıları

DDoS veya Distributed Denial of Service (Dağıtık Hizmet Aksatma) saldırıları, bilgisayar sistemlerinin bir web sitesi, sunucu veya ağ gibi tek bir hizmeti hedef aldığı siber saldırı türüdür. Amaç, çevrimiçi hizmeti birçok kaynaktan trafik ile boğarak kullanılamaz hâle getirmektir. Birçok aracın tıkadığı bir trafik sıkışıklığı gibi, düzenli trafiğin dilediği noktaya ulaşmasını engeller.

Siber güvenlik şirketi Cloudflare’e göre, 2023 yılında DDoS saldırıları hem sıklık hem de yoğunluk yönünden büyük bir artış gösterdi. Dördüncü çeyrekte, ağ katmanı DDoS saldırılarında ve tatil sezonlarında perakende satış, nakliyat ve halkla ilişkiler web sitelerini hedef alan DDoS aktivitesinde bir önceki yılın aynı dönemine göre %117 artış görüldü.

Malware

Malware, veya malicious software (kötü amaçlı yazılım), virüs, solucan ve Trojan dâhil çeşitli türdeki zararlı yazılımları içerir. Bu programlar, bilgisayarları, sistemleri ve ağları ele geçirebilir, zarar verebilir veya devre dışı bırakabilir, böylece siber suçluların aktivitenizi takip etmelerini sağlar.

Malware saldırısının yaygın bir örneği, “loader” adı verilen ve küçük, genellikle gerçekmiş gibi görünen (örneğin PDF okuyucu) programlardan faydalanan sinsi ve çok aşamalı siber saldırılar olan loader saldırılarıdır. Program, gerçek bir araç veya yazılım gibi görünse de asıl amacı arka planda kötü amaçlı yazılımı indirmektir.

Özgün malware programlarının toplam sayısı 1 milyarı aştı ve Trojanlar tüm malware programlarının %58’ini oluşturuyor. Malware, yetkisiz veri erişimi, sistem zararı ve casusluk ile sonuçlanabilir.

Veri gaspı

Veri gaspı, siber suçluların hassas bilgileri çalmasını ve bir fidye ödenmediği takdirde yayınlamakla tehdit etmesini içermektedir. Bu yöntem, 2023’te siber saldırıların %27’sinde kullanıldı. Verilere erişimi engelleyen fidye yazılımının aksine, veri gaspı, asıl verilerin çalınmasını içermekte ve çalınan verilerin kamuya açıklanması veya satılması tehdidi oluşturmaktadır.

Veri gaspı saldırıları, genellikle veri ihlalleri veya veri sızması üzerinden gerçekleştirilir. İlk adımda, saldırganlar sisteminize erişim edinir ve verilerinizi çalar. Veriler çalındıktan sonra, saldırganın sunucularına transfer edilir ve sizin ulaşamayacağınız bir kopyası oluşturulur. Saldırganlar sonrasında sizinle iletişime geçer ve verilerinizi ele geçirdiklerini açıklar ve taleplerini ortaya koyar. Bu bilgileri kamuya açıklamakla, en yüksek fiyatı verene satmakla veya kimlik hırsızlığı ve dolandırıcılık gibi diğer kötü amaçlarla kullanmakla tehdit edebilirler.

Ne yazık ki hem veri gaspı hem de fidye yazılımı saldırıları için fidye ödemek, verilerinizi geri alacağınızı veya faillerin onları sunucularından sileceğini garanti etmez.

Ortadaki Adam Saldırıları (MitM)

Ortadaki adam saldırıları, bir korsanın birbirleriyle doğrudan iletişim kurduklarını sanan iki taraf arasındaki iletişimi gizli bir şekilde ele geçirdiğinde ve muhtemelen değiştirdiğinde gerçekleşir. Bu saldırılar; internette gezinme, e-posta gönderme ve hatta güvenli para transferi gibi her türdeki çevrimiçi iletişimlerde gerçekleşebilir. Ortadaki adam saldırıları, kişisel bilgilerin, giriş bilgilerinin ve finansal bilgilerin çalınması ile sonuçlanabilir ve hem bireylere hem de işletmelere karşı ciddi bir tehdit oluşturmaktadır.

Ortadaki adam saldırıları, 2023’te Wi-Fi suistimali aktivitelerinin %35’ini oluşturdu ve özellikle daha az güvenli olan herkese açık Wi-Fi ağlarında egemenliğini ortaya koydu.

Siber saldırılardan en çok kim zarar görebilir? 

Siber saldırılar herhangi bir bireyi veya işletmeyi hedef alabilir ancak belirli sektörler, operasyonlarının doğası ve kullandıkları verilerin hassaslığı nedeniyle daha elverişlidir. Sağlık hizmeti, finans ve perakende satış gibi, insanların günlük yaşamları için gerekli endüstriler, saldırılara özellikle daha yatkındır.

Sağlık hizmeti ve finans

Bu endüstriler, kritik verilere sahip olduklarından dolayı başlıca hedeflerdir. Sağlık hizmeti kayıtları, Sosyal Güvenlik numarası ve tıbbi geçmiş gibi hassas kişisel bilgiler içerir. Bu daonları kimlik hırsızlığı, sigorta dolandırıcılığı ve gasp için çekici hâle getirir. Kredi kartı gibi ödeme bilgileri, paraya çevrilebilir ve dolandırıcılık işlemleri veya yer altı dünyasında satılmak için kullanılabilir.

2023’te, sağlık hizmeti sektörü, art arda 13 yıl olmak üzere en yüksek ortalama veri ihlali maliyetini yaşadı ve maliyetler 10,93 milyon dolara erişti. Bu durum, bu sektörün yalnızca potansiyel finansal kayıp açısından değil, aynı zamanda kritik hizmetlerde aksama açısında zafiyetinin altını çiziyor. Hem bulut hem de geleneksel teknoloji platformlarına bel bağlaması, ihlal riskini ve maliyetini artırıyor.

İmalat

İmalat endüstrisi, özellikle fidye yazılımı saldırıları için başka bir önemli hedef ve 2023’teki tüm olayların %30’unu oluşturuyor. Bu endüstrinin yatkınlığı, operasyonel kesintiye karşı düşük toleranslı olmasından kaynaklanıyor ve bu da şirketlerin üretime hızlı bir şekilde dönmek amacıyla fidye ödemeyi kabul edebilmelerine neden oluyor.

BT sektörü

BT sektörü de gerekli hizmetleri sağlamadaki merkezi rolü ve dijital altyapının bel kemiği olması nedeniyle önemli bir hedef. Yüksek etkili kesintiler için potansiyeli, onu siber suçlular için kazançlı bir hedef kılıyor.

Yüksek profilli kişiler

Endüstrilerin ötesine, politikacılar, yüksek gelirli bireyler ve nüfuz sahibi kişiler de özellikle deepfake ve veri istismarı saldırılarına karşı tehlikededir. Yukarıda bahsedilen Slovakya seçimleri olayı, bu tür saldırıların kamuoyunu etkilemek veya bireylerin itibarını sarsmak için nasıl kullanılabileceğini ortaya koymaktadır.

Çeşitli endüstrilere karşı artan bu tehditler, bireylerin de etkileneceği göz önüne alınarak, sağlam önlemlerin alınması gerekliliğini gözler önüne seriyor. Bu durum da şu soruyu doğuruyor…

Siber saldırılarla mücadele için ne yapılıyor?

Büyüyen siber tehdite bir yanıt olarak, siber güvenlik yatırımlarında ciddi bir artış var. Örneğin, DigitalOcean, ABD’deki şirketlerin %37’sinin siber güvenlik harcamalarını artırmayı planladıklarını bildirdi. Bu dalga, gelişmiş güvenlik yazılımlarının kullanımı, eski sistemlerin modernizasyonu ve üretken Yapay Zeka’dan doğan yeni tehditlerden besleniyor.

Buna karşın, siber tehditlerle mücadele sorumluluğu, şirketleri de aşıyor. Devlet kanunları ve politikaları da kapsamlı siber güvenlik stratejilerini şekillendiriyor. Bu da güçlü siber savunmalar oluşturmayı, açık-gizli istihbarat paylaşımı ortaklığı geliştirmeyi ve siber güvenlik altyapısına yatırım yapmayı içeriyor. 

Ek olarak, liderler, yetenekli bir siber güvenlik iş gücü inşa etmek için eğitim ve öğretim programlarını destekleyebilir ve katı siber güvenlik standartlarına zorlayan yasalar çıkarabilir. Uluslararası işbirliklerine önemli bir örnek, yazılım geliştirme şirketlerini ve mühendisleri daha güvenli teknolojik ürünler yaratmak için kılavuzluk etmek amacıyla Avustralya, Almanya, Kanada, Hollanda, Yeni Zelanda, Birleşik Krallık ve ABD tarafından oluşturulan ortak inisiyatiftir. Bu tür ortaklıklar, siber tehditlerin genellikle sınırları aşması ve etkili caydırma ve müdahale için global boyutta koordine olma çabasının gereksinimi nedeniyle elzemdir.

Kendinizi siber saldırılardan korumak için ne yapabilirsiniz

Siber güvenlik için sorumluluk, yalnızca şirketlere ve ulusal liderlere ait değil; bireyler de bu sorumluluğu taşır. Herkesin siber saldırıları önlemek için bir görevi vardır ve teknik önlemler, farkındalık ve sağlam güvenlik politikalarına uymak gibi kapsamlı yaklaşımlar gerektirmektedir. Bireyler olarak, siber savunmamızı birkaç önemli eylem üzerinden ciddi derecede destekleme gücüne sahibiz:

1. Güçlü kimlik doğrulama protokolleri kullanın

Güçlü şifreler, siber saldırılara karşı ilk savunma hattınızdır. Birçok güvenlik uzmanı, hem bireysel hem iş hesaplarında karmaşık ve güçlü şifreleri oluşturmak ve saklamak için bir şifre yöneticisi kullanmayı öneriyor.

İki faktörlü kimlik doğrulama (2FA) veya çok faktörlü kimlik doğrulama (MFA) gibi güçlü kimlik doğrulama önlemleri almak, herhangi bir hesabınıza ek bir güvenlik katmanı sunmak için harika bir yöntemdir. Bu, giriş bilgileriniz ele geçirilse bile yetkisiz erişimi önlemeyi sağlar.

2. VPN kullanmayı düşünün

Her ne kadar bir VPN indirmek sizi oltalama gibi popüler saldırılara karşı dokunulmaz yapmasa da dijital güvenliğinizi birçok yönden geliştirir. VPN’ler, özellikle kafeler, oteller ve havalimanlarındaki herkese açık Wi-Fi gibi güvenilirliği meçhul olan ağlarda şifreleme ve güvenli bağlantı sunar. Bu da bağlantılarınızı Ortadaki Adam ve DDoS saldırılarına karşı korur.

Kuantum sonrası şifreleme algoritmaları sayesinde, verilerinizi “şimdi kaydet sonra çöz” saldırıları gibi ele geçirilme tehditlerine karşı koruma konusunda çok etkilidirler. Bu, çevrimiçi verileriniz için hem anlık hem de gelecekte koruma sunar. ExpressVPN gibi, genellikle sağlam kimlik doğrulama standartları elde etmede ve şifrelerinizi daha güvenli bir şekilde yönetmede yardımcı olan şifre yöneticisi gibi araçlar içeren, kapsamlı bir çözüm tercih etmenizi öneririz.

3. Tüm yazılımlarınızı düzenli olarak güncelleyin

Yazılım güncellemeleri ve yamaları; işletim sistemlerinde, uygulamalarda ve diğer yazılım bileşenlerinde yer alan açıkları kapatmak için tasarlanır. Siber suçlular, yetkisiz erişim elde etmek veya kötü amaçlı kod yerleştirmek için genellikle eski yazılımlardaki açıklardan faydalanır. Organizasyonlar, yazılım güncellemeleri ile güncel kalarak bu tür açıkların riskini ciddi ölçüde azaltabilir.

4. Tedbirli olmak sizi koruyabilir

Tedbirli olmak ve kendinizi en yeni dolandırıcılık taktikleri konusunda bilgilendirmek, mağdur olmaktan kaçınmak için çok önemlidir. Birçok dolandırıcılık, oltalama e-postaları veya malware üzerinden isim, adres ve Sosyal Güvenlik numarası gibi kişisel bilgileri elde etmek için tasarlanır. Bu nedenle, kendinizi av olmaktan korumak için bu dolandırıcılıkların işaretlerini görebilmeniz önemlidir.

Bir dolandırıcılığın hedefi olduğunuzun işaretleri arasında, tanımadığınız kişilerden bilinmeyen bağlantılar, yazım hataları ve dilbilgisi hataları içeren bir metin mesajı veya e-posta almak yer alır.

Şirketlerin de çalışanlarının sosyal mühendislik ve oltalama tekniklerini anlama konusunda eğitildiklerinden emin olmaları gerekmektedir.

5. Şüpheli çevrimiçi aktiviteleri şikayet edin

Şüpheli aktiviteleri şikayet etmek önemsiz gibi görünse de etkisi göz ardı edilemez. IBM’in raporuna göre, organizasyonların bir veri sızıntısını tespit etmeleri ortalama 204 gün, kontrol altına almaları ise 73 gün sürüyor. Bireyler, şüpheli aktiviteleri erken bildirerek, şirketlerin sızıntıları hızlı bir şekilde tespit ve müdahale etmelerine çok yardımcı olabilir. Bu, yalnızca sızıntının süresini azaltmakla kalmaz, ayrıca potansiyel olarak verdiği zararın kapsamını sınırlar.

Siber saldırılar hakkında SSS

Siber saldırı nedir?
Siber saldırıların en yaygın hedefleri kimlerdir?
Siber saldırıların en yaygın türleri hangileridir?
Kendinizi siber saldırılardan korumak için ne yapabilirsiniz?
ExpressVPN, çevrimiçi gizliliğiniz ve güvenliğinize adanmıştır. Bu hesaptan paylaşılan gönderiler, şirket haberlerine veya önemli gizlilik ve güvenlik hikayelerine odaklanacaktır.